At-eşek eti satmak mı, yüksek emisyon mu?

0
125
2015 yılının yaz aylarında A.B.D’de patlak veren ve VW’e yaklaşık 120Milyar Dolara patlayacağı tahmin edilen emisyon skandalının çapı genişlemeye devam ediyor. VW; “A.B.D’de tam da paçayı sıyırdım 2.0lt-3.0lt dizel motora sahip VW ve Audi araçları geri alıp, bir miktar da para ödeyip bu işten kurtuluyorum” derken, yine A.B.D’de bu işle alakalı olduğu düşünülen üst düzey bir yetkilisi geçtiğimiz günlerde tutuklanmıştı. 

Ayrıca VW Grubu yöneticileri hatalarını kabul etmelerine rağmen öz vatanları Almanya’da da sert bir şekilde suçlanmıştı. Bu doğrultuda bir takım davaların halen devam ettiği biliniyor. Diğer taraftan son yaşanan bir gelişme bireysel yapısına rağmen hem insanı güldürecek cinsten hem de bu nedenle sansasyonel bir şekli var. Yaşana bu ilginç gelişme aynen şu şekilde;
Almanya’da 68 yaşındaki bir Skoda Yeti sahibi 26.500Euro bedelle satın aldığı aracında VW üretimi bir dizel motor bulunduğunu ve emisyon skandalı nedeniyle de aracının ikinci el değerinin çok düştüğünü belirtiyor. İşte bu nedenle de VW’e yerel mahkemede dava açıyor ve aynen A.B.D’de olduğu gibi aracının 26.500Euro’dan geri alınmasını istiyor. Diğer taraftan mahkeme araç sahibini haklı buluyor ve daha önce hiçbir mahkemenin yapmadığı şekilde VW’in yaptığının geçtiğimiz yıllarda Avrupa’yı sallayan, at etinin lazanya ürünlerinde kullanıldığı skandal ile aynı olduğunu belirtiyor ve bu şekilde suçluyor. Ayrıca yıllar önce yine Avrupa’da mahkemelerde görülmüş, şarabın antifriz ile tatlandırılması davası da emsal olarak gösterilmiş.


Emisyon savaşlarında 2. bölüm başladı
VW Genel Merkezi’ne sadece 1 saat mesafede yer alan bir şehirde bulunan ve VW’i at-eşek keserek hileli et kullanmakla bir tutan mahkeme, Köln ve Ellwangen şehirlerinde VW’e açılan benzer bireysel davaların reddedilmesine rağmen böyle bir karar verebiliyorsa ve markanın itirazları da temyiz mahkemesinden geri dönerse işler ciddi şekilde karışabilir. Almanya’nın diğer mahkemeleri de bu kararı emsal olarak kullanılabilir. Bu da VW’in ana vatanında başının çok fena bir şekilde belaya girebileceği anlamına geliyor.

Bize göre Almanya’nın kendi öz evladını şımartmayarak bu şekilde üstüne gitmesi gerçekten de örnek alınacak bir davranış. Üstelik konumuzun başlığında bahsi geçen at-eşek kesme konusu toplum sağlığı açısından emisyon konusuna göre çok daha masum bir uygulama diyebiliriz. Sonuçta milyonlarca araçtan çıkan yüksek miktarda ve sınırların çok üstünde NOx gazları yüz milyonlarca insanın sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor ve at-eşek kesilmesi onun yanında çok hafif bile kalıyor denilebilir. Ancak yerel mahkemenin verdiği at-eşek örneği çarpıcı olmasıyla insanların dikkatini çekmesi açısından çok önemli. Umarız ülkemizde de mahkemeler bu tip kararlar vererek hileli araçların insanları zehirlemesinin önüne geçer. Daha önceki yayınlarımızda da belirttiğimiz gibi VW’in başını çektiği bu skandalın arkasına daha birçok dizel motor üreticisi otomobil markası takılabilir. Bu nedenle biz de zehirlenmek istemiyorsak toplum olarak bunun takipçisi olmalıyız. Tıpkı kendi öz evlatlarının gözünün yaşına bakmayan Almanya ve A.B.D gibi.