VW 1.0lt TSI motorun 1.2lt TSI’dan farkları nelerdir?

0
5433
VW markası 1.2lt 4 silindirli turbo-benzin motor yerine tasarladığı 1.0lt 3 silindir turbo-benzin motoru Avrupa’da birçok modelinde sunmaya başladı ancak bu motorun VW Grubu bünyesinde bulunan markalar arasında yaygınlaşması ülkemizde biraz yavaş gerçekleşiyor. İlk olarak Seat Ibiza’da kullanılmaya başlanan 1.0 TSI motor ardından makyajlı Audi A3 ve A1 ile geldi ve şimdi de Skoda Octavia modelinde sunulmaya başlandı. Ancak ülkemizde satılan VW modellerinde bu motor henüz satışa sunulmadı.

Bu motor daha düşük silindir hacmine ve silindir sayısına sahip olmasına rağmen daha yüksek güç ve tork ile düşük yakıt tüketimini bir arada sunabiliyor. VW’in 2012 Cenevre Otomobil Fuarı’nda prototip olarak tanıttığı EA211 kodlu motor ailesinin üyesi olan 1.0lt TSI halen Avrupa’da satışa sunulan VW Golf modelinde de kendine yer buldu ancak ülkemizde bu motora sahip Golf henüz satışa sunulmadı. Ancak tahminimize göre yakın zaman sonra uygulanacak olan makyaj operasyonu ile beraber kullanılmaya başlanacak. Ayrıca yeni tasarlanan VGT turbo beslemeye sahip 1.5lt turbo benzin ve 1.5lt turbo dizel motorlar da Yeni Golf ve diğer VW Grubu markalarında yerini alabilir diye düşünüyoruz.

1.0lt 3 silindir TSI motor yerini alacağı 97kg ağırlığındaki 1.2lt TSI motordan yaklaşık 8kg daha hafif ve bu azalma motorun krank ve piston grubunda yapılan çalışmalar ile denge şaftının kullanılmaması sayesinde elde edilmiş. Bu sayede motor aksamları daha rahat çalışarak tüketimin düşmesine ve performansın artmasına yardımcı oluyor. Ağırlık düşmesinde motorun 3 silindirli olması sayesinde 1 pistonun eksilmesinin de büyük etkisi bulunuyor. Motorun oldukça verimli çalışmasındaki bir önemli etken ise egzoz manifoldunun silindir kafası ile bütünleşik yapısından ve ayrı soğutma kanallarına sahip olmasından kaynaklanıyor. Bu sayede yüksek devirlerde bile egzoz gazlarının soğutulması başarılı bir şekilde gerçekleşiyor.

Ayrıca egzoz manifoldunun bu tasarımı daha küçük bir turbo beslemenin kullanılmasını sağlamış ve elektrikli wastegate sayesinde de kapak çok hızlı bir şekilde açılıp kapanabiliyor. Bu sayede maksimum 1.6 bar basınca sahip olan turboda basınç kaybının en aza indirmiş ve sonuç olarak da gaz tepkileri daha başarılı bir şekilde gerçekleşiyor. Ayrıca motorun yakıt enjeksiyon sistemi 250bar basınca sahip ve bu da daha iyi bir yanma sağlayarak motor verimini yükseltiyor. 


Görüleceği gibi VW mühendisleri zaten başarılı olan 1.2lt TSI motorun yerine daha da küçük ancak bir o kadar da verimli 1.0lt TSI motoru üretmeyi başarmışlar. Peki bu kadar değişikliğin yapıldığı motor kağıt üstünde yerini aldığı motora göre ne kadar başarılı olabilir? Bunu görmek için ülkemizde yeni satılmaya başlanan Skoda Octavia 1.0TSI ile halen satışı devam eden Skoda Octavia 1.2TSI modelinin teknik verilerini karşılaştıracağız. 
1.0lt 3 silindir TSI – 1.2lt 4 silindir TSI karşılaştırması
Değerlendirme tablonun devamındadır.
Solda Skoda Octavi !.0TSi ortada Skoda Octavia 1.2TSi en sağda ikisi arasındaki fark miktarı
Beygir gücü ve Tork
Bize göre 1.0lt motorun %4.5 oranında güç artışından çok %14.3 oranında elde ettiği tork artışı çok daha önemli. Litre başına üretilen torkun %37 oranında artmış olması gerçekten de oldukça etkileyici. Bu tork 1.2lt motorda olduğu gibi 1400 devir/dakikadan itibaren elde edilemiyor ancak 1.0lt motorun toplam 200nm olan torkum 175nm’lik miktarını 1500 devir/dakikadan itibaren elde ediyor olması çok önemli. Dikkat edilirse 1.2lt motor zaten 175nm torka sahip ve 1.0lt motorun 25nm daha fazla torku üst devirlerde araç için adeta yedek bir rezerv olarak duruyor. 
Burada bir diğer önemli nokta ise maksimum torkun üst devir bandında 1.0lt motorda 1.2lt motora göre 500 devir/dakika daha düşük bir şekilde 3500 devir/dakikada elde ediliyor olması gösterilebilir. Yani adeta rezerv olarak bulunan 25nm daha fazla tork daha da düşük maksimum devirde elde ediliyor ve bu da hem performans hem de yakıt tüketimi üzerinde önemli bir etken. Ayrıca motorun daha sessiz ve titreşimsiz bir şekilde çalışmasında da faydası oluyor.
Performans
Beygir gücündeki artışın sınırlı olmasının ve hacimde düşüşün de etkisi ile her iki modelin 0-100km hızlanmalarında ve son hızlarında çok da önemli olmayan yaklaşık %2-%3 oranında bir fark var. Ancak burada esas önemli olan ara hızlanma değerleri. Torktaki önemli artış ve bu artışın daha dar bir tork bandında elde edilebilmesi sayesinde  4. ve 5. vitesteki 80-120km/saat ara hızlanmaları arasında %15 yani 1.5-2 saniye civarında iyileşmeler var ki bu da aracın sürüş keyfini ciddi oranda yükseltiyor demektir. Özellikle sollamalarda ve rampada vites küçültme durumlarında müthiş bir etki hissettirecek olan motordaki bu  farklılık bize göre yakıt tüketimi ile beraber en önemli gelişme olarak öne çıkıyor.
Tüketim ve Emisyon
Yüksek ve dar bir batta elde edilen torkun ara hızlanmalara etkisinin yanında tüketime de önemli etkileri bulunuyor. Zaten bu motorun esas tasarım amacı tüketimi düşürebilmek ve özellikle şehir içi yakıt tüketiminde elde edilen 5.4lt100km değeri gerçekten de çok başarılı. Bu değer 1.2lt motora göre %11.5 daha düşük ve genel tüketim değerlerine bakıldığı zaman ise neredeyse 1.6lt turbo-dizel motorların değerlerine de yaklaşılmış gibi görünüyor. Ayrıca emisyon değerleri de %7 oranında azalan motor çevreyi daha az kirletiyor.