Yeni Ford Fiesta incelemesi ve test sürüşü

Şimdi gelelim günümüze.

Ortak platform, crossover ve matruşka modasından sonra
günümüz otomobil dünyasının yeni furyası makyaj niteliğinde kasa değişimleri.
Eski modellerin değer kaybını önlemek, AR-GE maliyetini düşürmek gibi
sebeplerden dolayı markalar artık bu yolu tercih etmekte. Ford Fiesta da bu
modaya uyarak ilk bakışta makyaj niteliğinde değişikliklerle kasa değiştirdi.

1.0 Ecoboost 100PS Tam otomatik test aracımızı Bodrum’daki
lansmanda inceleme fırsatı bulduk. Liseye kadar Manisa’da yaşamış biri olarak
45 plaka ise güzel bir sürpriz oldu.

Dış Tasarım

Son dönemlerde sert hatlı maskülen çizgilere sahip otomobil
sayısı giderek artıyor. Fiesta ise bunun tam tersini yapmış ve çizgilerini
yuvarlatıp yumuşatmış, “tatlı” görünen bir çizgiye yaklaşmış. Önden
baktığımızda makyaja benzer bir değişiklik söz konusu ve yeni olduğunu
kestirmek biraz zor. Far yıkamalar kaput üstünden alınarak gizlenmiş. Yanda ise
tasarım çizgileri değişmemiş. Yeni Fiesta büyük kulaklara sahip olmasına rağmen
dikiz aynaları ve görüş alanı küçük. (Yazı görsel altından devam ediyor)

En büyük değişiklik ise arka kısımda.
Karakteristik kare lambaların yerini enlemesine yerleştirilen lambalar almış.
Aracı geniş gösterdiği için beğenen bir grubun yanında, karakterini kaybettiği
ve sıradanlaştığı için beğenmeyen de bir grup var. Biz ise daha çok ikinci
gruba katılmaktayız. Çapraz kesilmiş egzoz çıkışı ise arka tarafta hoşumuza
giden bir detay oldu.

İçeride ilk göze çarpan ortadaki tablet ekran. Havada asılı gibi duran ekran sayesinde üst göğüsün daha alçak olması sağlanıyor.
İleriye doğru uzanan ön cam ile birlikte içerisi gayet ferah. Bu dokunmatik
ekran ile birlikte orta konsoldaki bol tuşlu yapı kendini sadeliğe bırakmış.
Klima kumandaları ise bir miktar alışkanlık istiyor, açma kapama tuşu ile fan
hızı ters konumlandırılmış. Klimayı açmak ve sıcaklığını ayarlamak için size
uzak olanı kullanmanız gerekmekte. Buna benzer diğer terslik ise direksiyon
üzeri kumandaları, soldaki kumanda eğlence sistemini, sağdaki kumanda ise yol
bilgisayarını kontrol ediyor. Sağdan direksiyona göre ayarlanmış bu
özelliklerin en kısa zamanda düzeltilmesi gerektiğini düşünüyoruz. (Yazı görsel altından devam ediyor)

Direksiyon
üzeri kumandaları ise hem kullanım kolaylığı hem de işlevsellik açısından yetersiz
bulduk. Virajlarda avucunuzun içi istemsiz olarak en dıştaki tuşa basabiliyor,
ayrıca iki yönlü joystick ile yukarı basmak rahat ancak aşağıya basmak bir
miktar zor. Sadece direksiyon kumandalarını kullanarak tüm işinizi
halledemiyorsunuz. Dokunmatik ekranı kullanmak için hem elinizi direksiyondan
çekmeniz, hem de gözünüzü yoldan ayırmanız gerekmekte. Sadece Fiesta için değil
genel olarak bunu çözecek bir sistemin tasarlanmasını bekliyoruz. (Aynı
problemi Kuga’da da yaşamıştık.) 

Yenilenen kadranların tasarımını ise beğendik. Düz
bir zemin üzerine yerleştirilmiş göstergeler ve ortalama ölçülerde düşük
çözünürlüklü bir yol bilgisayarı ekranı var. Araç kapalı iken kadranlar
simsiyah oluyor ve dijital ekran gibi görünüyor. Çok güzel durduğunu
söyleyebiliriz.

Kalite Hissi 

Kalite hissinde artış söz konusu. Dokunduğunuz klima
kumandaların (direksiyondakiler hariç), klima yönlendirmelerinin, kapıdaki
tuşların, SYNC3’ün tuşlarının hissiyatı ve tokluğu sizi mutlu ediyor. Ancak
kapı üstlerindeki ve orta bölmedeki sert plastik B sınıfı bir araçta olduğunuzu
hatırlatıyor. Kapı kolları da sürekli dokunduğunuz bir yer olmasına karşın
orada da sert plastik kullanılmış. Piyano siyahı parçalar ile krom görünümlü
çerçevelerin güzel göründüğünü söyleyebiliriz. Tabi toz gösteren siyah parçaları
temiz tuttuğunuz sürece. (Yazı görsel altından devam ediyor)

Bardaklıkta ve dirsek
dayamanın içindeki USB çerçevesinde tatlı bir mavi aydınlatma var. Koltuklar da
elden geçirilmiş, oturduğunuz yer süngerden çok gerilmiş bir kumaş gibi
hissettiriyor, bu sayede de daha iyi sönümleme yaparak konforunuzu arttırıyor.
Yan destekleri, bel desteğini ve sürüş pozisyonunu beğendik. Direksiyonun
derinlik ve yükseklik ayarı mevcut, eskisinden farklı bir mekanizma
kullanıldığı belli oluyor, eskiden direksiyonu sıkıştırırcasına kilitlenirdi,
bu da direksiyonu bir miktar oynatırdı, şimdi ise daha iyi çalıştığını
söyleyebiliriz. Ayırca direksiyon bir miktar daha sürücüye yaklaşabilse daha
iyi olurdu diye düşünüyoruz ancak bir çok kişinin rahatlıkla uygun sürüş
pozisyonunu bulabileceğine inanıyoruz.

Motor ve Şanzıman

Testimizde kullandığımız araç 1.0lt turbo-benzin, sıralı 3 silindirli, 100PS güce ve 170nm torka sahip motora, tork konvertörlü 6 ileri otomatik şanzımana sahip. Ayrıca değişken geometrili (VTG) turboya, silindir kapatma ve start stop sistemi de dikkat çekiyor. Kısacası son teknolojileri barındıran bir motor. (Yazı görsel altından devam ediyor)

 Sabit hızla giderken gaza hafif dokunduğunuz anda turbo değişken geometrisinin yardımıyla hemen devirleniyor ve motoru hızlanmaya hazır duruma getiriyor. Turbo sesi de rahatça duyulabilecek yükseklikte. Hatta kimileri için fazla bile gelebilir ancak bizim sportif hissiyat anlamında hoşumuza gittiğini söyleyebiliriz. Gaz pedalına sonuna kadar bastınız, şanzıman anında alt vitese attı ve sizi koltuğunuza yapıştırdı demeyi çok isterdik ancak burada akışı bozan biraz da şanzıman oluyor. Vites düşüşleri yavaş, tork konvertöründen dolayı üst devirlerde çok randımanlı değil. Tüm gücü anında yola iletiyormuş gibi hissettirmiyor. Çift kavramalı powershift şanzımanın bu motora daha çok yakışacağını düşünüyoruz. 

Tork konvertörlü şanzımanlar güçlü motorlarda pürüzsüzlük, kullanım rahatlığı ve sağlamlık açısından tercih edilen bir unsur iken güçsüz bir motorda yakıt tüketiminin artması, atiklikten kayıp gibi dezavantajlara sahip. Ancak çok önemli bir avantajı da bu araçta yok değil. Kuru tip çift kavramalı şanzımanlar sık dur kalklarda hızlıca ısınıyor ve İstanbul gibi dur kalk trafiğinin aşırı olduğu bir şehirde şanzıman sorunlarının büyük bir kısmı bu sebeple oluşuyor; hatta bundan dolayı ülkemizde kötü üne sahip bir marka bile var. Tork konvertörlü şanzıman ise; yapısı gereği dur kalk trafiğe daha yatkın. Yani teorik olarak tork konvertörlü bu şanzımanın İstanbul trafiğinde uzun vadede başınızı daha az ağrıtacaktır diye düşünüyoruz. Performansı bir kenara bırakırsan daha ideal tercih olduğu söylenebilir.

Şanzımanın gaz pedalı ve sürücü ile iletişimine bakacak olursak, gaz pedalı ile şanzımanı tam da istediğimiz gibi yönlendirebildiğimizi söyleyebiliriz. Bu açıdan çok hoşumuza gitti. Devirli kullanım için S modu ve direksiyon arkasında kulakçıklar bulunuyor. Üst devirlerde özellikle vites düşürerek motor freni yaptığınızda şanzımanın sesi hemen duyulmaya başlıyor. Gaza bastığınız anda ise önce turbo sesi ardından da 3 silindirli motorun sesi ile araç hızlanıyor ve kesiciye girmeden otomatik olarak üst vitese atıyor. 3 silindirli motorun sesi önde hoşumuza gitmese de egzozdan duyulan ses oldukça sportif. Tabi kullanım sırasında egzoz sesini duymanız oldukça zor çünkü sessiz bir egzoz sistemine sahip.

Motora gelecek olursak, az önce de belirttiğimiz gibi son teknoloji bir motor. Gaz tepkisi değişken geometrili (VTG) turbo sayesinde iyi seviyede, 125 ve 140 PS’lik versiyonların Fiesta’nın ruhuna da yakışır bir biçimde daha da keyifli olabileceğini düşünüyoruz. Ancak 100PS’lik motoru bu şanzıman kombinasyonu ile eğlence açısından bir miktar yetersiz bulduğumuzu söyleyebiliriz. Eğlence için 140PS manuel vitesli Fiesta’yı çok merak ediyoruz çünkü yol tutuş açısından sınıfında lider olan iyi bir altyapıya sahip otomobili güçlü bir motor kombinasyonu nispeten ulaşılabilir bir fiyatla alma imkanı olabilir. Bu arada bu eğlencenin üst noktası Fiesta ST de Mayıs 2018 gibi Türkiye’ye gelecek. 

Yakıt Tüketimi

“O motor o kasayı taşımaz, en az iki litre olacak” benzeri atmosferik motor döneminden kalma sözler “haram beygir” turbo sayesinde zamanla tarihe karışsa da hacmin başta sıkıştırma oranı olmak üzere, motorun ömrüne, torkuna, devirlenme karakterine etkisi hala devam etmekte. Hatta VW downsizingte yolun sonuna geldiğini anlamış olacak ki az önce saydığımız sebeplerden dolayı 1.4 TSI motorun yerine 1.5 TSI motor geliştirdi.

Turbo-benzin ve downsizing bir çok açıdan maliyetleri aşağıya çekmiş, hatta vergi sistemimizden dolayı son düzenlemeye kadar işimize gelmiş olsa da bu motorların büyük dezavantajı sıkıştırıldığı zaman atmosferiklerin bile çok üstünde yakıt yakması idi. Bu yüzden otomobilin ağırlığına göre motorun gücünün iyi ayarlanması şart.  

Test aracımızın beklentimizin bir miktar üzerinde yakıt yaktığını söyleyebiliriz. Bunun ilk sebebi gaza bastığınız anda anlık tüketiminiz 20lt/100km üzerine çok kolay bir şekilde çıkabiliyor. Bu yüzden bir miktar dikkatli kullanım istiyor. Fabrika verisi olarak ortalama 5,2 l/100km açıklanıyor ancak 6,5 litrenin altına düşürmenin çok zor olduğunu söyleyebiliriz. Tabi burada dikkat edilmesi gereken hususlardan da bahsetmeden geçmeyelim. B segment 1.2lt turbo-benzin motora sahip başka bir araçla yaptığımız teste göre klima açık kullanmanın yakıt tüketimini %12 arttırdığını tespit etmiştik. Test sırasında sürekli olarak klimamız açıktı. Dizel, benzin karşılaştırmamızda ise sizlerden topladığımız veriler ile küçük turbo benzin motorların fabrika verilerine kıyasla %30-35 civarı daha fazla yaktığını tespit etmiştik. (Yazı görsel altından devam ediyor)

Buradan aracın klima kapalı 6,5lt/100km, klima açık 7,3lt/100km ortalama tüketim yapacağını çıkartabiliriz. Torba mevkinden Bodrum Havalimanına 3 kişi gittiğimiz 28km’lik duble yolda, ara ara ışıklarda dur kalklar yaparak, tasarruf için kendimizi zorlamadan, 120km hızı geçmeden ve klima açıkken 7,7 l/100km ortalama yakıt tükettik. Her ne kadar artık hata payları çok düşse de motorun yeni olması, fazladan ağırlık ve klimanın açık olması sebebiyle bu değerin hesapladığımız değerin bir miktar üstünde olmasını normal karşılayabiliriz. Bize göre uzun vadede karma olarak ortalama 6.5lt-7.0lt/100km tüketimi gözden çıkarmak gerekli. 

Konfor

Ses yalıtımı konusunda farkedilir bir artma gözlemledik. Yüksek hızlarda bir üst segmentmiş gibi hissettirdiğini söyleyebiliriz. 140km hızda dahi güven hissi kaybolmuyor. Ancak konforunuzu düşüren noktalardan da bahsetmeden geçemeyeceğiz. İlk olarak hız sabitlemenin opsiyon olarak bile olmadığını belirtmemiz gerekiyor. (Lastik ölçüsü 205/45/17) Süspansiyonlar ise oldukça sert, aracın yol tutuşuna katkısı kaçınılmaz ancak 17’ jantlarla birleşince kasislerden ve çukurlardan geçerken içeriye çok hissettiriyor. Bu yüzden opsiyonel olan 17’ jantı tavsiye etmiyoruz. Kol dayama olabilecekken uzamadığı için dirsek dayama olarak kalan kol desteği var. Yenilenen koltuklar ise sönümleme konusunda başarılı ve konfora pozitif yönde katkı sağlıyor. (Yazı görsel altından devam ediyor)

 Güvenlik

EuroNCAP’ten 5 yıldız alan Fiesta’da pasif güvenlik önlemlerinin yanında aktif güvenlik önlemleri de standart bulunmakta. Test aracımızda iki adet (sürücü ve yolcu ön) hava yastığı bulunmakta idi. EuroNcap 5 yıldızı sürücü, yolcu, arka yan baş hava yastığı, sürücü ve yolcu yan göğüs ve pelvis hava yastıkları ile yani 10 hava yastığı ile aldığı düşünüldüğünde bu durum kafayı biraz kurcalıyor. Ancak genellikle bütün otomobil markaları çarpışma testlerine en üst güvenlik paketleri ile giriyor ve ülkemizde de özellikle B Segmentinde güvenlik donanımlarından kısılıyor. 

Burada devlet yönetimi olarak da büyük bir hata bulunuyor ve bilindiği gibi 1.6lt ve altı araçlarda Türkiye giriş fiyatına göre %45, %50 ve %60 olarak kademeli ÖTV uygulanıyor. Güvenlik donanımları tam eklenmiş bir aracın da vergisi bu nedenle %45’ten %50’ye ve hatta %60’a kadar çıkabiliyor. Kısacası biraz da devlet eliyle aracın fiyatı şişiyor. Bize göre söz konusu güvenlikse devlet yetkililerinin bunun görmezden gelmemesi ve ona göre vergi oranı belirlemesi gerekir diye düşünüyoruz. Gerekirse güvenlik donanımları bu nedenle vergiden muaf olmalı.

Sürüş keyfi

Fiesta kesinlikle sınıfının en iyi yol tutan araçlarından bir tanesi ve bu konuda da oldukça iddialı. ESP tam kapanmıyor ancak bir miktar arkadan kaymalara izin veriyor. Frenler yenilenmiş, kuvvetli frenlere sahip ancak 100ps’lik versiyonda arkalar kampana fren sistemine sahip. 120ps ve 140ps versiyonlarda ise arkalar da disk fren olarak sunulacak.

Aracın üzerinde Michelin PilotSport4 (205/45/17) lastikler bulunuyordu. Viraj performansında, frenlerde aracı çok beğendik ancak bunu daha güçlü bir motor ve daha seri bir şanzımanla desteklerse gerçekten de eğlenceli bir sürüş sağlayabileceğini düşünüyoruz. Bu yüzden bir miktar eğlence arıyorsanız, 1.0 140PS manuel veya ST modelini beklemenizi tavsiye ederiz. 

Donanım

Öncelikle Titanium donanımlı test aracımızda bütün opsiyonlar
bulunuyordu ve bunlar aşağıdaki şekilde yer alıyor. 

X Paket – 2750 TL

-Anahtarsız giriş

-Otomatik Park

-Arka Kamera

-Elektrikli Yan Aynalar

Anahtarsız giriş ve arka kamera sık kullandığımız
özelliklerden oldu. Geri görüş hareketli yön çizgilerine sahip ancak ortalama
bir çözünürlüğü var. Otomatik parkı ise çok sık kullanmadık. Sistemi
açtığınızda sağ tarafta park yeri taramaya başlıyor. Sol tarafı taraması için
sol sinyal vermeniz gerekmekte. Eskiden sol sinyal verdikten sonra direksiyon
hareketi ile veya elinizin çarpması ile sinyal kapanırsa sağ tarafa geri
dönüyordu, bu sorunu çözmüşler. Opsiyon hakkında görüşümüz pozitif.

  

B&O Play Ses sistemi – 2000 TL

Çok keyifli bir ses sistemi var. Bang&Olufsen PLAY marka
ses sistemi hem netlik hem de ses seviyesi olarak tatmin edici. Çıkacak yeni
Ford modellerinin SONY yerine B&O PLAY ses sistemleri ile geleceğini tahmin etmek
hiç de zor değil. Ses yazılımın eksik noktası ise sürücü odaklı ayarlanamaması.
Eskiden DSP adı altında yapılan bu ayar hoparlör ses seviyelerini değiştirmeden
müziği sürücü için optimize edebiliyordu. Aracın akustiği de düşünülerek
mühendisler tarafından tasarlanarak hazırlanan bir sistem olduğu için sonradan
yapılacak sistemlerden bu kadar keyif alınamayacağını düşünüyoruz. Bu yüzden
görüşümüz pozitif.

Metalik Boya – 1000 TL

Yakut Kırmızı, Turkuaz Mavi 2000 TL 

Çift Renk Tavan – 1000 TL

Süper Sport araçlardan gelen bir akım var. Belirli renkler daha
fazla opsiyon ücretine sahip. Bu durum günümüzde üst seviye performans
otomobillerinde de yaygın. B segment Fiesta’nın da iki rengi için metalik renk
opsiyonu üzerine üzerine ek ücret istemesi ise bizi bu sebeple gülümsetti.
Vergiler nedeniyle ciddi artış gösteren otomobilleri satın alırken maalesef
duygularımıza çok fazla söz hakkı tanıyamıyoruz. Bu yüzden görüşümüz negatif
ancak beyaz eşya görünümlü otomobillerden de sıkılmadık değil.

17’ Jant – 900 TL

Aracın süspansiyonları bir miktar sert. Yol tutuşa iyi katkı
sağlayan bu durum konfora olumsuz yansımış durumda. Aracımızda bulunan 17’
jantları da bu duruma katkı sağlıyor. Aracı bu hali ile fazla sert bulduğumuz
için görüşümüz negatif.

Açılabilir Panoramik Cam Tavan – 6500 TL

Evet kocaman cam tavan çok keyifli, testimizin büyük bir
kısmında taze hava için tavanımız açıktı. B segmenti için de lüks bir donanım.
Tabi fiyatı da bu lüks durumu belli eder cinsten. Bu yüzden görüşümüz negatif.

Diğer göze çarpanlar

Cruise Control’ün olmaması önemli bir eksiklik olarak göze
çarpıyor. Ayırca test aracımızda ön cam rezistansı bulunuyor fakat
sonraki modellerde bulunmayacak.

  

Kullanışlılık

Eşya gözleri bakımından azı da fazlası da yok. Kapılardaki
bölümlere 1 adet 500ml’lik su sığabiliyor, orta kısımdaki bardaklık en sık
kullandığınız bölüm oluyor. O kısmın dipten ışıklandırılması hoş bir detay
olmuş. Bunun dışında kumanda klimalarının altında daha nadir kullanacağınız
parçalar için bir bölüm ayrılmış. Kol dayamadan çok ufak bir dirsek dayaması
var. İçindeki göz oldukça derin ve üstündeki yumuşak plastik parça ile iki katlı
bir kullanım imkanı sağlanıyor. Arka koltukta ise kapı içleri haricinde çok
ufak da olsa dirsek dayamanın arkasında bir bölme bulunuyor.

Bagaj alanı, yeni tanıtılan rakiplerine kıyasla zayıf
kalmakta. Tabanın altında 2000 liralık opsiyon olan B&O PLAY ses sisteminin
subwooferı bulunmakta. Eğer cam tavan veya ses sistemi opsiyonu seçilmezse
yedek lastik ile geliyor. Arka koltuklar yatırıldığında ise düz bir zemin ortaya çıkmıyor. Anahtarsız giriş çıkış, otomatik farlar kullanışlılığı
arttıran opsiyonlardan. Araçtan çıktıktan sonra sunroofu açık unuttuğunuzu
fark ederseniz maalesef ki anahtardan kapatamıyorsunuz.

Klima tuşlarının ters yerleşimi, direksiyon üzerindeki
kumandaların ters yerleşimi, direksiyon kumandalarının kullanım zorluğu,
dokunmatik ekran nedeniyle hem elinizi direksiyondan hem de gözünüzü yoldan
ayırmanız gerekliliği (CarPlay ve Siri ile bunun sıklığı bir miktar azalıyor),
arka çocuk kilidini tuş ile sadece cam için aktif edebilme kapı kolu için
kapıya dışarıdan anahtar ile açmanızın gerekmesi kullanışlılık adına kötü
bulduğumuz noktalardan.

Eğlence Sistemi

Test aracımızda SYNC3 sistemi bulunuyor. 8inch genişliğindeki Ekranın dokunmatiği
çok iyi çalışıyor, ekran parlaklığı da yüksek bu sayede güneşli havalarda bile
ekranı net görebiliyorsunuz. CarPlay ve Android Auto destekliyor. Testimizin
büyük bir kısmında CarPlay’i kullandık. Dokunmatik ekran teknolojisi çok yol
katetmesine rağmen bir kaç sene öncesine kadar markalar kötü ekran kullanma
ısrarına devam ediyordu. Ford’un SYNC3 ile iyi bir iş çıkardığını
söyleyebiliriz. Ancak sistemi hala kusursuz bulmadığımızı da belirtmeden
geçmeyelim. (Yazı görsel altından devam ediyor)

Bir çok işlem için ekrana dokunmanız şart, daha başarılı bir
direksiyon kumandası beklentilerimiz arasında. Bir diğer husus da her ne kadar
Ford’dan ziyade Apple ile ilgili olsa da CarPlay’deki desteklenen uygulamaları
yetersiz bulduk. Apple’ınkinden daha başarılı bulduğumuz navigasyon uygulaması
Google Maps’i desteği olmadığı için kullanamadık. Tabi “Jailbreak” ile kimi
yöntemleri var ama bu konuyu da teknoloji sitelerine bırakalım. 

Havalandırma – Klima

Klimanın kalitesini beğendik. Fanı son seviye açtığınızda
güçlü ve hızlı soğutma yapabiliyor. Otomatik klima fan hızının yanında hangi
bölgenin kullanılacağını da otomatik ayarlıyor. Klimanın eksik noktası ise arka
koltuk için direkt hava çıkışının olmaması. Tabi B segment bir araçta
olduğumuzu da unutmamak gerekir.

Arka Yaşam alanı

Arka yaşam alanında rakipleri neredeyse C segment araçları
yakalamışken Fiesta’nın bu açıdan zayıf kaldığını söyleyebiliriz. Eski
Fiesta’nın geliştirilmiş bir platformu üzerine inşa edilen Yeni Fiesta’da aks
mesafesi aynı kalmış. Ancak Ford’un söylediğine göre arka diz mesafesinde 1,5
santimlik bir artış varmış. Rakiplerine kıyasla en büyük dezavantajlarından
biri Fiesta’nın yeterince büyüyememiş olması. Sürücü koltuğu 170cm boya göre ve en alçak pozisyona göre ayarlandığında, sürücünün arkasına yine 170cm boyunda birisi bindiği zaman, dizler ön koltuğa ve baş da tavana değmese de biraz dar olduğu söylenebilir.  Daha iri kişiler kesinlikle zorlanacaklardır.

• 1.1lt 3 silindir atm.-benzin 85ps, manuel şanzıman, Trend: 64.500TL
• 1.1lt 3 silindir atm.-benzin 85ps, manuel şanzıman, Titanium: 74.500TL
• 1.0lt 3 silindir turbo-benzin 100ps, otomatik, Trend: 74.500TL
• 1.0lt 3 silindir turbo-benzin 100ps, otomatik, Titanium: 84.500TL
• 1.0lt 3 silindir turbo-benzin 100ps, otomatik, ST Line: 90.500TL
• 1.5lt 4 silindir turbo-dizel 85ps, manuel şanzıman, Trend: 74.500TL
• 1.5lt 4 silindir turbo-dizel 85ps, manuel şanzıman, Titanium: 84.500TL

Sonuç olarak; 

Yeni Ford Fiesta, rakiplerine kıyasla daha kaliteli iç mekan, iyi bir yol tutuş performansı sağlarken, panoramik açılabilir cam tavan, B&O PLAY ses sistemi gibi B segmenti için lüks olan opsiyonlara da sahip olması ile müşteriyi kendine çekiyor. Ancak, rakiplerine kıyasla yeterince büyüyememiş yaşam alanı, bagajı ve yüksek fiyatı nedeni ile müşterisini ikinci kez düşündürebilir. Fiyatında sınıf ortalamalarına yaklaşacak şekilde bir miktar değişim olursa da yüksek satış sayılarını yakalayabilir diye düşünüyoruz.

Sekizsilindir.com yazarı

Ege Batuhan Akgül

Yeni Ford Fiesta ve rakipleri fiyat karşılaştırması için tıklayınız

Yeni Ford Fiesta fotoğrafları