Ford’un D Segmentinde yer alan efsane Coupe modeli Mustang oldukça kapsamlı bir makyaj operasyonu geçirdi. Aracın gerek dışında gerekse de tekniğinde önemli farklılıklar bulunuyor. Her ne kadar mevcut kasada bu derece makyaj gerektirecek eleştirilen bir tasarım detayı bulunmuyor olsa da Ford makyaj operasyonunun üstünde bir değişikliğe gitmiş gibi görünüyor.
Geçtiğimiz gün BMW’de 4 Serisi’ni makyajlamış ve kasası aynı kalırken mesela sadece ön ve arka farların iç tasarımlarını değiştirmişti. İşte böyle bir operasyon için bize göre güncelleme kelimesi ancak kullanılabilecekken makyajlı Ford Mustang modelinde ön tasarımın çizgileri neredeyse tamamen değişmiş. Mesela far tasarımının değişmesi sonucu yan çamurluklar yeni bir parça olarak karşımıza çıkarken, motor kaputu da benzer bir şekilde yeni bir parça olarak imal ediliyor. Ayrıca hava giriş yarıkları eklenmiş ve üzerinde bulunan şişiklik de bir miktar azaltılmış. Ön tampon ise bu değişime eşlik ediyor ve bir önceki model ile en ufak bir benzerliği yok.
Bu detaylar sonucu ise; içeri doğru bariz şekilde gömük duran ön farlar ve daha keskin hatlar daha sinirli bir bakışın ortaya çıkmasını sağlamış. Tampon tasarımı ise makyajsız kasada sanki daha sportif bir görünüme sahip. Ancak genel olarak ön tasarım için diyebiliriz ki; Ford yeni kasa bir Mustang modeli ortaya çıkarsaydı ve bu ön tasarımı kullansaydı herkes bu tip bir ön görünümü yeni araca fazlasıyla yakıştırabilirdi. Bu da ön tasarım için; makyajdan öte açık bir şekilde yenilenmiş denebilir diye düşünüyoruz. (Solda makyajlı Ford Mustang)
 |
| Solda makyajlı Ford Mustang |
Aracın arka tasarımında ise ön tasarımın aksine benzer noktalar daha fazla. Ancak tüm çizgiler detaylı bir şekilde incelendiğinde yapılan değişiklikler açık bir şekilde anlaşılıyor. Öyle ki hem tampon ve egzoz uçları, hem GT yazısının bulunduğu siyah bölge, hem de stop tasarımında bariz farklar göze çarpıyor. GT versiyonunda yeni sunulmaya başlanan arka spoyler ise bize göre şart değil ve aracın arkasını yere bastırma etkisini bir kenara koyacak olursak efsane Mustang Fastback silüetini bir miktar bozuyor diye düşünüyoruz.
Bu arada aracın dış tasarımı bu derece önemli farklılıklar barındırıyorken iç kısmında neredeyse en ufak bir tasarım farkı bulunmuyor. Gösterge panelinin artık tamamen dijital olarak tasarlanan 12inch bir ekrandan oluşuyor olması ise Mustang gibi geleneksel ve efsanevi köklere sahip bir araç için gerçekten de ilginç. Modelde yeni sunulacak olan çarpışma öncesi uyarı, yaya tespit, mesafe uyarı ve şerit uyarı gibi pasif güvenlik sistemleri ise dikkat çeken özellikler arasında yer alıyor.
Dış görünümde önemli tasarım değişikliklerin yaşandığı, iç tasarımda ise teknolojik özelliklerin çoğaldığı makyajlı Ford Mustang modeli, teknik anlamda da önemli yeniliklere sahip olmasıyla öne çıkıyor. Tüm motor seçeneklerinde kullanılmaya başlanan ve 6 ileri Tork konvertörlü otomatik şanzımanın yerine geçen 10 ileri tork konvertörlü otomatik şanzıman aracın performans ve yakıt tüketimi değerlerini ciddi şekilde etkileyecekken, 2.3lt 4 silindirli turbo-benzin motorun gücü değişmese de artık daha fazla tork üreteceği açıklandı. Ayrıca 5.0lt V8 atmosferik motor direkt enjeksiyon sistemine kavuştu ve bu sayede hem gücünün hem de torkunun daha iyi olduğu belirtiliyor. Her iki motor seçeneğinin de teknik ve performans verileri henüz açıklanmamış olsa da 2.3lt 4 silindir ve 5.0lt V8 seçenekleri arasında yer alan 3.7lt V6 motorun artık sunulmuyor olması gerçekten de şaşırtıcı. Ford yetkilileri bu durumun 3.7lt V6 motora olan düşük talep nedeniyle gerçekleştiğini açıkladı. Kısacası aradaki fiyat farkı ve performans değerleri göz önüne alınınca müşteriler açık bir şekilde diğer 2 motora kaymışlar.
Aracın motor ve şanzıman seçeneklerinde gerçekleşen önemli ve nokta atışı değişikliklere bir de süspansiyon sisteminde gerçekleşen yenilikler eşlik ediyor. Yeni kullanılmaya başlanan amortisörler ve arkada çapraz bağlı süspansiyon sistemi ile önde yer alan yeni stabilizör çubuğu sayesinde yol tutuş özelliklerinin mevcut modele göre önemli oranda arttığı Ford yetkililerince belirtiliyor. V8 motor seçeneğinde sunulan ve motor sesinin ayarlanabildiği Aktif valf sistemi ise 2.3lt 4 silindir motor için sunulsaydı anlaşılabilirdi ancak 5.0lt V8 motora sahip bir Amerikan otomobili için “Gerek var mı?” dedirtecek cinsten bir özellik olarak bizim de aklımızı kurcaladı.
